gaz bombası şiddetindeydi gerçek
acıyan şakağımda!
kimdiniz?
öte mi?
tırnağıma dişime bedel varsıllarımdan?
önde mi?
her milimetresinde terim
her adımında yaşım
her taşında ömrüm kazılmış sevdalarımdan?
yakıyor gaz derimi
kök saldıkça derine
neydiniz?
izsiz basıp giderken ömrümden
erdemden uzak
hayal hırsızlığından öte
alıp ayak dibimden
adamlaştırdığım göklerde
sahi siz adam mıydınız?
kemiklerim akıyor gaz yanığından
sıkıyorsa sus çığlığım!
uy hawar!
gaz rengi kan yutuyor kursağım
çalıyor utanç rengine bin daha
zor pişkini gülüşüm
deliriyor gözlerim
görüyor mu utancın tanrıları
sahi siz tanrıyı da bilmezdiniz?
gaz rengi alevlerde bedenim!
dünüme kök salan haramiler yanıyor
korkak
kalleş
kahpe zula gölgeyle!
dallarımı topluyorum kurumuş
yerle yeksan onuru
çiğnetmiştim nasıl da
egonuza
bel aşağı
pençelerimde can veriyor
donuk sırıtışlarınız
ayıyorum uykusuz uykumdan
tokatlar çığlık!
yumruklar ecel!
yırtıyorum aptal yüreği
soysuz işgalinizden
siktir çekiyorum
gelmişinize
geçmişinize
bendeki size!
prematüre hayaller
ne sakat umutlar
ne çok
esir çocuklar doğurmuştum sizinle
korkacak kadar yaşamdan!
yaktım
korkularımdan astım
aşağılık ruhları!
nihayet!
bitiyor deli aşkımız delilikle
ne afat özlem bu
avuçluyorum
sarıyorum avaz avaz
kaç asır uzaklarda yittiğim
ve şimdi
sevişiyoruz beynimle
özgür çocuklar doğuracağız birlikte!